Kullanma Talimatı | Nedir Ne İçin Kullanılır |
Nasıl Kullanılır | Yan Etkileri |
Eş Değerleri | Dikkat Edilmesi Gerekenler |
Kısa Ürün Bilgisi | Prospektus |
BETARİS® 8 mg/ml oral damla
Etkin madde: Her bir ml (15 damla), 8 mg betahistin dihidroklorür (5,21 mg betahistine eşdeğer) içerir.
Metil paraben, propil paraben ve hacim olarak %5 oranında etanol içerir. Diğer yardımcı maddeler için bölüm 6.1e bakınız.
Yardımcı maddeler için 6.1.e bakınız.
Oral Damla
Oral kullanım için hazırlanmış renksiz, berrak çözelti.
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Yetişkinlerde (yaşlılarda dahil olmak üzere): Hekim tarafından başka türlü önerilmediği takdirde günlük doz 24-48 mgdır. 15 damla 1 ml çözeltiye eşdeğer olduğundan günlük doz ulaşabilmek için günde 3 kez 15-30 damla BETARİS® kullanılır.
Hastalık başladığı andan itibaren yapılan tedavinin, hastalığın ilerlemesi ve/veya hastalığın daha ileri dönemlerinde oluşan işitme kaybını önlediğine dair bulgular mevcuttur.
Dozun bireysel ihtiyaçlara uygun olarak saptanması gerekir. Şikayetlerde bir iyileşme ancak tedavi başladıktan birkaç hafta sonra görülür. Bu yüzden tedavi ancak birkaç sonra başarılı sonuç verir.
Uygulama şekli:
BETARİS®, 100 ml nötr sıvı (örneğin su) ile karıştırılmalı ve yemek sırasında veya sonrasında içilmelidir. Sıvı ile seyreltilmeden alınmamalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek ve karaciğer bozukluğunda:
Böbrek ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda dozun ayarlanmasına gerek yoktur.
Pediyatrik popülasyon:
Etkinliği ve güvenliği açısından yeterli düzeyde veri bulunmadığından, BETARİS®in 18 yaşın altındaki çocuklarda kullanılması önerilmemektedir.
Geriyatrik popülasyon:
BETARİS®,
Betahistin dihidroklorüre ya da bu ilacın içeriğinde bulunan herhangi bir maddeye aşırı duyarlılığı olanlarda,
Gebelik ve emzirme döneminde,
Şu anda veya geçmişinde mide-barsak ülserleri hikayesi olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır, aynı zamanda antihistaminik tedavisi var ise dikkatli olunmalıdır.
Her ne kadar sağlıklı kişilerde yapılan incelemelerde, betahistinin mide asidi oluşumunda artışa neden olmadığı tespit edilmişse de, gastrointestinal ülseri olan hastalar özel olarak gözlemlenmelidir.
Damlanın dikkatsizlik sonucunda solunması durumunda, teorik olarak, solunum zorluğu eşiğinde bronşiyal kramp ve kan basıncında düşüş ortaya çıkabilmektedir.
BETARİS® metil paraben ve propil paraben içerdiğinden, alerjik reaksiyonlara (muhtemelen gecikmiş) sebebiyet verebilir.
Diğer ilaçlarla etkileşimlerine ilişkin inceleme bulunmamaktadır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Özel popülasyonlara ilişkin bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Genel tavsiye:
Gebelik kategorisi Bdir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/ Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
BETARİS için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkileri olduğu konusunda yetersizdir. İnsanlar için olası risk bilinmemektedir.
Gebelik dönemi:
Betahistin, kesinlikle gerekmedikçe, gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi:
Betahistinin süte geçip geçmediği bilinmemektedir. Betahistinin süte geçişi ile ilgili hayvanlar üzerinde yapılmış bir çalışma bulunmamaktadır.
İlacın anne için önemi, emzirmenin yararları ve çocuğa olası risklerine karsı değerlendirilmelidir.
Üreme yeteneği:
Çalışmalar betahistinin araç veya makine kullanımı üzerine bir etkisi olmadığını göstermektedir. Ancak BETARİS® hacim olarak % 5 oranında alkol içermektedir (bakınız
Yan etkilerin değerlendirilmesinde, aşağıda verilen sıklık verileri esas alınmaktadır:
Çok yaygın(> 1/10); Yaygın (> 1/100-<1/10); Yaygın olmayan (> 1/1000-<1/100); Seyrek (> 1/10000-<1/1000); Çok seyrek <1/10000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
İmmün sistem:
Bilinmiyor:
Anaflaksiler ve aşırı deri hassasiyet reaksiyonları hakkında bildirimde bulunulmuştur.
Gastrointestinal bozukluklar:
Bilinmiyor:
Bulantı, kusma isteği, kusma, piroz (midede yanma), midede baskı, flatulans, diyare.
Bazı vakalarda, hafif gastrik şikayetler gözlenmiştir. Bu durum genellikte dozun yemek sırasında alınması veya dozun düşürülmesi ile düzeltilebilir.
Deri ve deri altı bozuklukları:
Bilinmiyor:
Çok nadir olarak, aşırı deri duyarlık reaksiyonları, özellikle deride döküntü, kaşıntı, kurdeşen, rapor edilmiştir.
Diğer:
Doz aşımı semptomları:
Az sayıda doz aşımı vakası bildirilmiştir. Çoğu durumda semptom bildirilmemiştir. Bazı hastalarda, 200 mgın üzerindeki dozlarda hafif ile orta şiddetli semptomlar görülmüştür. 728 mglık bir dozda, kramp nöbeti gözlenmiştir. Vakaların tümünde hastalar tamamen iyileşmiştir.
Doz aşımı durumunda, histamin ile analog olarak aşağıdaki belirtiler görülebilir:
Baş ağrısı, yüzde kızarma, baş dönmesi, taşikardi, hipotoni, bronşiyal spazm, ağırlıklı olarak üst solunum yollarının mukozasında olmak üzere ödem (Quincke ödemi)
Doz aşımı durumunda yapılacaklar:
Doz aşımı tedavisi, mutat standart zehirlenme işlemlerine göre yapılmalıdır.
Karşı önlemler ancak şiddetli doz aşımı durumunda veya özellikle hassas hastalarda gereklidir:
Ani dolaşım bozukluğu ve bronşiyal spazma karşı adrenalin (infüzyon olarak uygulama en uygunudur); kortizon; hızlı etki eden antihistaminikler; henüz yeni oluşmuş vakalarda ve dolaşımın yeterli seviyede veya iyileşmiş olduğu durumda midenin yıkanması veya kusturma
Farmakoterapötik grup: Vazodilatör, Histamin türevi ATC Kodu: N07CA01
Betahistinin etki mekanizması tam olarak bilinmemektedir. Hayvanlar üzerinde yapılan farmakolojik testler iç kulakta bulunan striae vascularisdeki kan dolaşımının, büyük bir olasılıkla iç kulaktaki kapiler dolaşımda prekapiller sfinkterlerin gevşemesi nedeniyle arttığını göstermiştir.
Farmakolojik çalışmalarda, betahistinin, santral sinir sistemi ve otonom sinir sisteminde zayıf bir H1 reseptör agonistik ve önemli ölçüde H3 antagonistik etki gösterdiği görülmüştür.
Emilim:
Oral yoldan uygulanan betahistin, gastro-intestinal bölgenin her yerinden kolayca ve neredeyse tamamıyla absorbe edilir.
Tokluk durumunda Cmax düzeyi, açlık durumuna göre daha düşüktür. Ancak, her iki durumda da betahistinin total absorbsiyonu benzerdir ve bu, yemekle birlikte alınmasının betahistinin absorpsiyonunu sadece yavaşlattığını göstermektedir.
Dağılım:
Absorbsiyondan sonra hızlı bir şekilde ve hemen hemen tümü 2-piridilasetik asite (farmakolojik yönden inaktiftir) karaciğerde metabolize olur. Betahistinin plazma düzeyleri çok düşüktür (ör. 100 pg/mililitrelik deteksiyon limitinin altındadır). Bu nedenle bütün farmakokinetik analizler plazma ve idrardaki 2-PAA ölçümlerine dayanarak yapılmaktadır. 2-PAAnın plazma konsantrasyonu, alındıktan 1 saat sonra maksimum düzeye ulaşır ve yaklaşık 3.5 saatlik bir yarılanma ömrü ile azalmaya başlar.
Biyotransformasyon:
Absorpsiyondan sonra hızlı bir şekilde ve hemen hemen tümü 2-piridilasetik asite (farmakolojik yönden inaktiftir) metabolize olur.
Eliminasyon:
2-PAA idrarla kolayca atılır. 8-48 mg doz aralığında, orjinal dozun yaklaşık % 85i idrarda gözlenir. Betahistinin kendisinin renal veya fekal atılımı önemli düzeyde değildir.
Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:
8-48 miligram oral doz aralığının üzerindeki dozlarda geri kazanım oranları sabittir. Bu, betahistinin farmakokinetiğinin lineer olduğunu ve ilgili metabolik yolağın doymadığını göstermektedir.
Hastalardaki karakteristik özellikler:
Böbrek ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda dozun ayarlanmasına gerek yoktur.
a) Akut toksisite
İntoksikasyon semptomları şunlardır:
Ataksi, dispne, titreme, kramplar; köpeklerde ilaveten kusma ve akut gastroenterit.
b) Kronik toksisite
Betahistin dihidroklorürün sıçanlarda 18 ay ve köpeklerde 3 ve 6 ay süreli oral kronik toksisite çalışmaları bulunmaktadır. Bu çalışmalarda 500 mg/kg/günlük (sıçan) ve 25 mg/kg/günlük (köpek) dozlara, klinik kimya parametreleri ile hematolojik parametlerde ve histolojik bulgularda bir değişiklik olmaksızın tahammül edilmiştir. Dozun 300 mg/kga yükseltilmesini takiben, köpeklerde kusma, kilo kaybı ve hafif geçici anemi oluşmuştur. Betahistin ile sıçanlarda 6 ay süreyle yapılan incelemeler, 39 mg/kglık grupla ilgili histolojik bulgular dalakta hiperemi sonucunu vermiştir; daha yüksek dozlarda ilaveten karaciğer ve böbreklerde de, kısmen hücre atrofisine ve hücre dejenerasyonuna bağlı hiperemiler tespit edilmiş olup, nedeni vazoaktif maddelerin yüksek dozuna dayandırılmaktadır.
c) Mutajen ve karsinojen potansiyel
Betahistin ve tuzları, mutajen ve tümör oluşturucu etkileri açısından incelenmemiştir.
d) Reprodüksiyon toksisitesi
Betahistin ve tuzlarının reprodüksiyon toksisitesine ilişkin özellikleri ile ilgili olarak yapılan incelemeler yetersizdir. Tavşanda bir embriyonun fetotoksisite çalışmasında incelenen iki dozda (10, 100 mg/kg/gün), embriyofetal kayıplar kontrol grubundakine nazaran daha yüksek olmuştur. Madde etkisinin hiç olmadığı söylenemez.
İnsanlarda gebelik ve emzirme döneminde kullanımın güvenliğine ilişkin deneyim ile anne sütüne geçip geçmediğine ilişkin bilgi bulunmamaktadır.
Sakarin-sodyum
Metil(4-hidroksibenzoat) (Paraben E 218)
Propil(4-hidroksibenzoat) (Paraben E 216)
Yoktur
24 aydır.
25 °Cnin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği ve Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğine uygun olarak imha edilmelidir.