Kullanma Talimatı | Nedir Ne İçin Kullanılır |
Nasıl Kullanılır | Yan Etkileri |
Eş Değerleri | Dikkat Edilmesi Gerekenler |
Kısa Ürün Bilgisi | Prospektus |
BEFAZOL 500 mg IM/IV Enjeksiyonluk Çözelti Hazırlamak İçin Toz ve Çözücü
Flakon;
Her flakonda 500 mg sefazolin (sodyum olarak) bulunur.
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için 6.1’ e bakınız.
Enjeksiyonluk çözelti tozu ve çözücüsü
Enjeksiyonluk çözelti tozu, beyaz ya da sarımsı renkte tozdur.
Çözücü (enjeksiyonluk su), renksiz, kokusuz berrak çözeltidir.
BEFAZOL, duyarlı mikroorganizmaların yol açtığı aşağıdaki enfeksiyonların tedavisinde endikedir :
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Dozaj ve uygulama yolu, hastanın yaşı ve vücut ağırlığı, enfeksiyonun türü ve enfeksiyona yol açan organizmanın duyarlılığı göz önüne alınarak belirlenmelidir.
Erişkinler
Enfeksiyonun türü |
Doz |
Uygulama sıklığı |
Orta-ağır enfeksiyonlar |
500 mg – 1 gram |
6 – 8 saatte bir |
Duyarlı Gram-pozitif kokların yol açtığı hafif enfeksiyonlar |
250 mg – 500 mg |
8 saatte bir |
Akut, komplikasyonsuz idrar yolu enfeksiyonları |
1 gram |
12 saatte bir |
Pnömokoksik pnömoni |
500 mg |
12 saatte bir |
Ağır, hayatı tehdit eden enfeksiyonlar (endokardit, septisemi gibi)* |
1 gram – 1.5 gram |
6 saatte bir |
*Nadir durumlarda günde 12 grama kadar kullanılmıştır.
Perioperatif profilaktik kullanım
Kontaminasyonlu ya da kontaminasyon riski bulunan cerrahi girişimlerde, postoperatif enfeksiyonları önlemek için aşağıdaki dozlar önerilir:
Preoperatif dozun ameliyat başlangıcından tam ½ -1 saat önce verilmesi dokularda ve serumda ilk cerrahi insizyonun yapıldığı anda yeterli antibiyotik düzeylerinin sağlanması açısından önemlidir.
Ayrıca BEFAZOL gerekirse enfektif mikroorganizmalara en çok maruz kalınacak anlarda yeterli antibiyotik düzeyi sağlamak için ameliyat sırasında da uygun aralıklarla uygulanabilir.
Açık kalp ameliyatı ve protez takılması gibi enfeksiyon oluşmasının ciddi bir sorun yaratabileceği cerrahi girişimlerde, profilaktik tedaviye operasyondan sonra 3-5 gün boyunca devam edilebilir.
Uygulama şekli
BEFAZOL, rekonstitüsyondan sonra intramüsküler, intravenöz enjeksiyon veya intravenöz infüzyon şeklinde kullanılabilir. İntratekal yoldan kullanılmamalıdır.
Parenteral solüsyonun hazırlanması ve uygulama:
Parenteral yoldan kullanılacak ilaçlar, rekonstitüsyondan sonra iyice çalkalanmalı ve uygulanmadan önce gözle incelenerek partikül içermediğinden emin olunmalıdır. Hazırlanan çözeltide partikül bulunuyorsa kullanılmamalıdır.
BEFAZOL, aşağıda belirtildiği şekilde hazırlandığında oda sıcaklığında 6 saat, buzdolabında (2-8ºC) 48 saat süreyle stabilitesini korur.
Hazırlanan çözeltinin rengi, etkisinde herhangi bir değişiklik olmaksızın, açık sarıdan sarıya kadar değişiklik gösterebilir.
▪ İntramüsküler uygulama
BEFAZOL 500 mg IM/IV flakon, intramüsküler enjeksiyon amacıyla hazırlanırken, ambalajında bulunan 4 ml enjeksiyonluk su ya da 4 ml %0.5 lidokain hidroklorür solüsyonu içinde eritilmelidir (BEFAZOL’ün IM formları, çözücü olarak %0.5 lidokain hidroklorür içerir). Hazırlanan çözelti büyük bir kas kitlesi (örn.: gluteal bölge) içine enjekte edilmelidir.
İntramüsküler uygulama, yalnızca intravenöz uygulamanın zor olduğu hallerde kullanılmalı ve aşağıdaki uyarılar göz önünde bulundurulmalıdır:
Lidokain hidroklorür kullanılarak hazırlanan çözeltiler asla intravenöz yoldan kullanılmamalıdır.
İntravenöz dozlar vasküler ağrı veya tromboflebite neden olabildiğinden, bu tür komplikasyonları önlemek amacıyla enjeksiyon hızı mümkün olduğunca yavaş tutulmalı, rekonstitüsyona, enjeksiyon bölgesinin seçimine ve uygun enjeksiyon tekniğinin kullanılmasına özen gösterilmelidir.
BEFAZOL 500 mg IM/IV flakon, intravenöz uygulama amacıyla hazırlanırken, en az 4 ml enjeksiyonluk su, %0.9 sodyum klorür solüsyonu ya da %5 dekstroz solüsyonu içinde eritilmelidir. Hazırlanan çözelti, doğrudan ven içine ya da parenteral sıvı tedavisi gören hastalarda lateks tüp aracılığıyla yavaş olarak (3-5 dakika) enjekte edilebilir.
BEFAZOL 500 mg IM/IV flakon, intravenöz enjeksiyon bölümünde belirtildiği şekilde hazırlandıktan sonra, aşağıdaki solüsyonlardan herhangi biri ile 50-100 ml’lik bir hacimde seyreltilerek aralıklı ya da sürekli infüzyon şeklinde uygulanabilir:
%0.9 Sodyum klorür
%5 Dekstroz Laktatlı Ringer
%5-10 Dekstroz solüsyonu
%5 Dekstroz + %0.9 Sodyum klorür solüsyonu
%5 Dekstroz + %0.2 Sodyum klorür solüsyonu
Laktatlı Ringer solüsyonu
Ringer solüsyonu
%5 Sodyum bikarbonat solüsyonu Özel popülasyona ilişkin ek bilgiler :
Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda, enfeksiyonun ağırlığına uygun ilk yükleme dozundan sonra aşağıda belirtildiği şekilde dozaj ayarlanabilir. Kreatinin klerensi 55 ml/dakika ya da daha yüksek veya serum kreatinini 1.5 mg/dl ya da daha az olan hastalarda doz ayarlamasına gerek yoktur. Kreatinin klerensi 35-54 ml/dakika ya da serum kreatinini 1.6-3.0 mg/dl olan hastalara da tam doz uygulanabilir, ancak dozlar en az 8 saatlik aralıklarla uygulanmalıdır. Kreatinin klerensi 11-34 ml/dakika ya da serum kreatinini 3.1-4.5 mg/dl olan hastalara, normal dozun yarısı 12 saatte bir verilmelidir. Kreatinin klerensi 10 ml/dakika ya da daha düşük olanlarda veya serum kreatinini 4.6 mg/dl ya da daha yüksek olan hastalara, normal dozun yarısı 18-24 saatlik aralarla verilmelidir.
Karaciğer yetmezliği:
Tedavi sırasında karaciğerle ilgili yan etkiler görülürse ilaca devam edilmemelidir.
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklarda hafif ve orta şiddetteki enfeksiyonların çoğunda günde toplam 25-50 mg/kg’lık doz etkilidir. Bu doz üç ya da dört eşit doza bölünerek uygulanır. Ağır enfeksiyonlarda günlük toplam doz 100 mg/kg’a yükseltilebilir.
Prematürler ve bir aylıktan küçük bebeklerde etkinliği ve güvenilirliği henüz gösterilmediğinden, bu hastalarda kullanılması önerilmez.
Pediyatrik hastalarda aşağıdaki dozaj tablolarından yaralanılabilir.
25 mg/kg/gün
Vücut ağırlığı |
8 saatte bir ortalama doz |
6 saatte bir ortalama doz |
4.5 kg |
40 mg |
30 mg |
9.0 kg |
75 mg |
55 mg |
13.6 kg |
115 mg |
85 mg |
18.1 kg |
150 mg |
115 mg |
22.7 kg |
190 mg |
140 mg |
50 mg/kg/gün
Vücut ağırlığı |
8 saatte bir ortalama doz |
6 saatte bir ortalama doz |
4.5 kg |
75 mg |
55 mg |
9.0 kg |
150 mg |
110 mg |
13.6 kg |
225 mg |
170 mg |
18.1 kg |
300 mg |
225 mg |
22.7 kg |
375 mg |
285 mg |
Böbrek yetmezliği olan pediyatrik hastalarda dozaj:
İlk normal yükleme dozundan sonra, dozaj aşağıda belirtildiği şekilde ayarlanmalıdır. Hafiforta şiddette böbrek yetmezliği (kreatinin klerensi 70-40 ml/dakika) bulunan pediyatrik hastalarda, normal günlük dozun %60’ının ikiye bölünerek 12 saatte bir verilmesi yeterlidir. Orta şiddette böbrek yetmezliği olanlarda (kreatinin klerensi 40-20 ml/dakika), normal günlük dozun %25’inin ikiye bölünerek 12 saatte bir uygulanması yeterlidir. Ağır böbrek yetmezliği (kreatinin klerensi 20-5 ml/dakika) olan pediyatrik hastalarda, normal günlük dozun %10’u 24 saat aralıklarla verilmelidir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda kullanılırken, aşağıdaki konularda özel dikkat gösterilmelidir. İlaç dikkatli kullanılmalı; hastaların doz ve doz aralıkları, klinik gözlemlere dayanarak dikkatlice belirlenmelidir.
Sefalosporin grubu antibiyotiklere aşırı duyarlı olduğu bilinen hastalarda kullanılmamalıdır.
BEFAZOL’ün çözücü olarak %0.5 lidokain hidroklorür çözeltisi içeren IM formları, amid tipi lokal anesteziklere karşı aşırı duyarlı olan bireylerde ve kalp bloğu olanlarda kullanılmamalıdır.
BEFAZOL tedavisine başlamadan önce, hastaların daha önce sefazoline, diğer sefalosporinlere, penisilinlere ya da diğer ilaçlara karşı aşırı duyarlılık reaksiyonu gösterip göstermedikleri dikkatle araştırılmalıdır. Beta-laktam antibiyotikler arasında çapraz aşırı duyarlılık bulunduğundan ve penisilin alerjisi öyküsü bulunanların %10’unda aşırı duyarlılık reaksiyonu ortaya çıkabildiğinden, BEFAZOL penisiline duyarlı hastalara uygulanacağı zaman dikkatli olunmalıdır. Alerjik bir reaksiyon görülürse BEFAZOL tedavisi durdurulmalıdır. Ağır akut aşırı duyarlılık reaksiyonlarında adrenalin tedavisi ve oksijen, intravenöz sıvı, intravenöz antihistaminik, kortikosteroid, presör amin uygulanması ve solunum yollarının açık tutulması dahil, klinik duruma göre diğer acil tedavilerin de uygulanması gerekebilir. Uygulama öncesinde acil bir durum için tüm olanaklar hazır tutulmalı, hastalar uygulama süresince, ilacın uygulaması tamamlanıncaya kadar dikkatli gözlem altında tutulmalıdır.
Aşağıdaki hasta gruplarında dikkatli kullanılmalıdır:
Sefazolin dahil, hemen hemen tüm antibiyotiklerin psödomembranöz kolite neden olabildikleri bildirilmiştir. Bu nedenle, antibakteriyel ilaç tedavisi sırasında ya da sonrasında diyare gelişen hastalarda psödomembranöz kolit olasılığı göz önünde bulundurulmalıdır. Psödomembranöz kolit saptanırsa, gerekli terapötik önlemler alınmalıdır. Hafif vakalarda, kullanılan antibiyotiğin kesilmesi genellikle yeterli olurken, orta veya şiddetli psödomembranöz vakalarında, sıvı-elektrolit tedavisi, protein suplemantasyonu ve
Clostridium difficile’ye karşı etkili bir oral antibiyotik tedavisine başlanmalıdır. Uzun süreli sefazolin tedavileri sırasında duyarlı olmayan organizmalarda aşırı çoğalma görülebileceğinden dikkatli olunmalıdır. Sefazolin, böbrek fonksiyonlarındaki azalma sonucunda idrar miktarı azalan hastalarda daha düşük dozlarda kullanılmalıdır (Bkz. bölüm 4.2). Diğer beta-laktam antibiyotik tedavilerinde olduğu gibi, böbrek yetmezliği olan hastalarda çok yüksek dozlarda kullanılması durumunda konvülsiyona neden olabilir (Bkz. bölüm 4.2). Sefazolin, başta kolit olmak üzere gastrointestinal hastalık öyküsü bulunan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Sefalosporinler protrombin aktivitesi üzerinde bozukluğa neden olabilmektedir. Böbrek veya karaciğer yetmezliği olan hastalar, beslenme güçlüğü çeken hastalar ile uzatılmış antimikrobiyal tedavi gören hastalar ve antikoagülan tedavisi almış hastalar risk altındadır.
Risk altındaki ve ekzojen vitamin K verilen hastalarda protrombin zamanı takip edilmelidir.
Sefazolinin prematüreler ve yenidoğanlarda etkinliği ve güvenilirliği henüz saptanmamıştır.
Bir aylıktan büyük bebeklerde kullanımı için (Bkz. bölüm 4.2).
Bu tıbbi ürün her dozunda 48 mg sodyum ihtiva eder. Bu durum kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Probenesid, birlikte kullanılması durumunda sefalosporinlerin renal tübüler atılımını azaltarak, sefalosporinlerin kan düzeylerinin daha yüksek olmasına ve daha uzun süre devam etmesine yol açar. İstenmeyen etki insidansını artırır.
Sefazolin birlikte kullanıldığında varfarinin etkilerini artırabilir. Diüretiklerle birlikte kullanıldığında, böbrek bozukluğu şiddetlenebilir.
Sefazolin, BCG ve Tifo aşısı etkisini azaltabilir.
Laboratuvar testleri ile etkileşim
Benedict ve Fehling solüsyonları ya da Clinitest tabletleri ile yapılan idrarda glukoz arama testlerinde yalancı pozitif reaksiyona neden olabilirse de, enzime dayalı testlerde yalancı pozitif reaksiyona neden olmaz.
Direkt ve indirekt antiglobulin (Coombs) testinde pozitif sonuçlara yol açabilir. Doğumdan önce annelerine sefalosporin uygulanan yenidoğanlarda da Coombs testinde pozitiflik görülebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir çalışma yapılmamıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi B’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda ve doğum kontrolü (kontrasepsiyon) uygulayanlarda ilacın kullanımı yönünden bir öneri bulunmamaktadır.
Gebelik dönemi
Gebe kadınlarda yapılmış yeterli sayıda kontrollü çalışmalar bulunmadığından, gebelikte zorunlu olmadıkça kullanılmamalıdır.
Sefazolin, sezaryen öncesi uygulandığında, kordon kanındaki ilaç düzeyi, anne kanındaki düzeyin yaklaşık dörtte biri ile üçte biri arasındadır. Ancak sefazolinin fetüs üzerinde herhangi bir istenmeyen etkisi saptanmamıştır.
Laktasyon dönemi
Sefazolinin, anne sütüne geçtiği bildirilmiştir. Bu nedenle, emziren annelerde bu ürünün kullanımından kaçınılması önerilir. İlacın kullanılmasının mutlaka gerekli görülmesi halinde, tedavi sırasında emzirmeye ara verilmelidir.
Üreme yeteneği / Fertilite
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir (Bkz. Bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makina kullanımı üzerindeki etkiler
Araç ve makine kullanımı üzerinde bilinen bir etkisi yoktur.
4.8. İstenmeyen etkiler
İstenmeyen etkiler aşağıdaki sıklık derecesine göre sıralanmıştır.
Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek
(≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)
Kan ve lenf sistemi hastalıkları:
Yaygın: Granülositopeni, eozinofili
Seyrek: Pansitopeni, agranülositoz, hemolitik anemi ya da trombositpeni, K vitamini eksikliği, B vitamini eksikliği
Sinir sistemi hastalıkları:
Bilinmiyor: Konvülsiyon
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar:
Seyrek: İnterstisyel pnömoni ya da PIE sendromu
Gastrointestinal hastalıklar:
Yaygın: Bulantı, kusma
Seyrek: Ciddi kolit (psödomembranöz kolit)
Deri ve deri altı doku hastalıkları:
Yaygın: Ciltte döküntü, ürtiker, cilt kızarıklığı,
Seyrek: Mukokütanöz oküler sendrom (Stevens-Johnson sendromu) ya da toksik epidermal nekroliz (Lyell sendromu)
Hepato-bilier hastalıklar:
Yaygın: AST (GOT), ALT (GPT) ya da ALP artışı
Seyrek: Sarılık
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları:
Yaygın: BUN’da yükselme
Seyrek: Ciddi renal bozukluk (akut böbrek yetmezliği gibi), kan kreatininde yükselme
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar:
Seyrek: Şok, anafilaktoid reaksiyonlar, kandidiazis, başağrısı, sersemlik, genel yorgunluk, B vitamini eksikliği (glossit, stomatit, anoreksi veya nöritis)
* Tedavi sırasında bu tür reaksiyonların görülmesi durumunda tedavi kesilmeli ve gereken önlemler alınmalıdır.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması:
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; eposta: tufam@titck gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Bulgu ve belirtiler: Parenteral sefalosporinlerin çok yüksek dozlarda kullanılması, göz kararması, parestezi ve baş ağrısına neden olabilir. Özellikle akümülasyon riskinin bulunduğu böbrek yetmezliği olan hastalarda bazı sefalosporinler konvülsiyonlara neden olabilir. Laboratuvar testlerinde kreatinin, BUN, karaciğer enzimleri, bilirubin düzeyinde yükselme, Coombs testi pozitifliği, trombositoz, trombositopeni, eozinofili, lökopeni ve protrombin zamanında uzama görülebilir.
Tedavi : Ağır doz aşımında destekleyici tedavi uygulanır. Hematolojik, renal ve hepatik fonksiyonlar ile pıhtılaşma, hasta stabl olana kadar izlenmelidir. Özellikle beslenme bozukluğu, uzamış tedavi süreleri, hepatik veya renal yetmezlik durumlarında INR’de yükselmeye neden olabilir. Konvülsiyon görülürse tedavi derhal kesilmelidir. Antikonvülsan tedavi gerekli olabilir.
Destekleyici veriler olmamakla birlikte, özellikle böbrek yetmezliği bulunan ağır doz aşımı vakalarında hemodiyaliz ve hemoperfüzyon uygulanabilir.
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Antibakteriyel ilaçlar- Sefalosporinler (1. kuşak)
ATC Kodu: J01DB04
Sefazolin, Gram-negatif ve Gram-pozitif bakterilerin hücre duvar sentezinin son aşamasını etkileyen, bakterisit etkili 1. kuşak sefalosporin grubu bir antibiyotiktir.
Mikrobiyoloji
In-vitro araştırmalar, sefalosporinlerin bakterisit etkisinin, hücre duvarı sentezinin inhibisyonuna bağlı olduğunu göstermektedir. Sefazolin, aşağıdaki organizmalara karşı invitro koşullarda ve klinik enfeksiyonlarda etkilidir:
Gram-pozitif aeroblar
Staphylococcus aureus (penisilinaz yapan türler dahil)
Staphylococcus epidermidis (metisiline dirençli stafilokoklar, sefazoline de dirençlidir)
A grubu beta-hemolitik streptokoklar ve diğer streptokok türleri (enterokokların çoğu dirençlidir)
Streptococcus pneumoniae
Gram-negatif aeroblar
Escherichia coli
Proteus mirabilis
Klebsiella türleri
Enterobacter aerogenes
Haemophilus influenzae
İndol pozitif Proteus suşlarının çoğu (Proteus vulgaris), Enterobacter cloace, Morganella morganii ve Providencia rettgeri, Serratia, Pseudomonas türleri sefazoline dirençlidir.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler Emilim:
Sağlıklı gönüllülerde, 500 mg sefazolinin intramüsküler yoldan uygulanmasından 1 ve 8 saat sonra, sırasıyla 37 g/ml ve 3 g/ml’lik ortalama serum konsantrasyonları, 1 gramlık dozun
uygulanmasından 1 ve 8 saat sonra ise ortalama 64 g/ml ve 7 g/ml’lik serum konsantrasyonları elde edilmiştir.
İntravenöz yoldan 1 gram dozunda uygulanmasından sonra en yüksek serum konsantrasyonu, sağlıklı gönüllülerde yaklaşık 185 g/ml’ye ulaşmış ve 8 saat sonra ise yaklaşık 4 g/ml olarak bulunmuştur.
Sağlıklı gönüllülerde bir saat süreyle 3.5 mg/kg (yaklaşık 250 mg) ve bunu izleyen 2 saat içinde 1.5 mg/kg (yaklaşık 100 mg) dozunda sefazolinin intravenöz yoldan sabit infüzyon şeklinde uygulanması sırasında, üçüncü saatte ulaşılan sabit serum düzeyi yaklaşık 28 µg/ml’dir.
Enfeksiyon nedeni ile hastaneye yatırılan hastalar üzerinde yapılan araştırmalar, elde edilen ortalama en yüksek serum düzeylerinin, sağlıklı gönüllülerde elde edilene benzer olduğunu göstermiştir.
Dağılım ve biyotransformasyon:
Obstrüktif safra yolu hastalığı bulunmayanlarda, safradaki sefazolin düzeyi serum düzeyine ya da beş kat daha yüksek değerlere ulaşabilirse de obstrüktif safra yolu hastalığı bulunan hastaların safrasındaki düzeyi serumdaki düzeyin altındadır (<1.0 µg/ml).
Sinoviyal sıvıdaki konsantrasyonu, ilacın uygulanmasından 4 saat sonraki serum konsantrasyonu ile kıyaslanabilir düzeydedir.
Kordon kanında yapılan araştırmalar plasentadan kolaylıkla geçtiğini göstermektedir.
Sefazolin, insanlarda anne sütüne çok düşük konsantrasyonlarda geçmektedir.
Minimal olarak karaciğerde metabolize olur.
Eliminasyon:
Sefazolinin serum yarılanma süresi intravenöz uygulamadan sonra yaklaşık 1.8 saat, intramüsküler uygulamadan sonra ise yaklaşık 2 saattir.
Sefazolin idrarla değişmeden atılır. İlk 6 saat içinde ilacın yaklaşık %60’ı idrarla atılır ve bu oran 24 saatte %70-80’e ulaşır. İntramüsküler yoldan 500 mg ve 1 gram dozunda uygulandıktan sonra, idrardaki en yüksek sefazolin konsantrasyonları sırasıyla yaklaşık 2400 g/ml ve 4000 g/ml’dir.
Periton diyalizi uygulanan hastalarda (2 l/saat), 50 mg/l ve 150 mg/l sefazolin içeren diyaliz solüsyonlarının 24 saatlik instilasyonu sonunda sırasıyla yaklaşık 10 ve 30 g/ml’lik ortalama serum konsantrasyonları elde edilmiştir. 50 mg/l ile ortalama 29 g/ml’lik (13-44g/ml) en yüksek serum düzeyi ve 150 mg/l ile ortalama 72 g/ml’lik (26-142 g/ml) en yüksek serum düzeyi elde edilmiştir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir.
Akut toksisite (LD50 g/kg)
|
Fareler |
|
Sıç |
anlar |
|
Erkek |
|
Dişi |
Erkek |
Dişi |
|
İntravenöz |
5.4 |
|
5.0 |
3.3 |
3.0 |
İntraperitonal |
6.2 |
|
6.2 |
7.4 |
7.6 |
Subkutan |
7.6 |
|
9.0 |
11 |
10 |
Subakut ve kronik toksisite
Spraque Dawley sıçanları ve beagle köpeklerinde 1-6 ay arasında subkutan, intraperitonal ya da intravenöz yoldan 4000 mg/kg/gün’e varan dozlarda uygulanmış, ancak enjeksiyon bölgesinde hafif lokal hasar dışında başka bir anormal bulgu saptanmamıştır.
Karsinojenite/Mutajenite/Teratojenite:
Sefazolinin karsinojenik potansiyelini belirlemek için uzun dönem hayvan çalışmaları ve mutajenite çalışmaları yapılmamıştır.
Fetal organogenez dönemde subkutan ya da intravenöz yoldan günde kilogram başına 2504000 mg sefazolin uygulanan ICR farelerinde ve Spraque-Dawley sıçanları ile subkutan yoldan günde kilogram başına 64-125 mg sefazolin uygulanan beyaz Japon tavşanlarında teratojenik etki gözlenmemiştir.
Böbrekler üzerindeki etkisi
Sıçanlar ve köpekler üzerinde yapılan subakut ve kronik toksisite çalışmalarında böbreklerde hiçbir anormal bulgu saptanmamış, ancak, subkutan yoldan 500 mg/kg/gün ya da daha yüksek, intravenöz yoldan 250 mg/kg/gün ya da daha yüksek dozların kullanıldığı beyaz Japon tavşanlarında renal toksisite gözlenmiştir.
Her çözücü ampulde: Enjeksiyonluk su
Hazırlanan çözeltinin uygulama öncesinde diğer antibiyotiklerle (aminoglikozitler dahil) karıştırılması önerilmez.
Açılmamış flakon: 24 ay
BEFAZOL uygun şekilde sulandırıldığında 25°C’nin altındaki oda sıcaklığında 6 saat, buzdolabında (2–8°C) 48 saat süreyle fiziksel ve kimyasal stabilitesini korur.
Mikrobiyolojik açıdan, rekonstitüsyondan sonra hemen uygulanmalıdır. Eğer hemen uygulanmayacaksa, yukarıda belirtilen saklama süresi ve koşulları kullanıcının sorumluluğundadır.
Açılmamış flakon: 25°C’nin altında ışıktan koruyarak ambalajında saklanmalıdır.
Her bir karton kutu; enjeksiyon için çözelti tozu içeren bir flakon ve çözücü içeren bir ampul içermektedir.
Flakon; Alüminyum flip-off kapak ve bromobutil kauçuk tıpa ile kapatılmış renksiz cam flakonlar (Tip III)
Çözücü ampul; 4 ml enjeksiyonluk su içeren renksiz, halkalı cam ampul (Tip I).
Kullanılmamış olan ürünler ya da artık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği” ne uygun olarak imha edilmelidir.
INCPHARMA İLAÇ SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ.
Telefon : (0212) 637 49 10
Faks : (0212) 637 49 15
2019/696
İlk ruhsat tarihi: 19.12.2019 Ruhsat yenileme tarihi:
-