Kullanma Talimatı | Nedir Ne İçin Kullanılır |
Nasıl Kullanılır | Yan Etkileri |
Eş Değerleri | Dikkat Edilmesi Gerekenler |
Kısa Ürün Bilgisi | Prospektus |
ASVEGA 300/250 mg efervesan tablet
Etkin maddeler:
Asetilsalisilik asit 300 mg
Askorbik asit 250 mg
Sodyum Hidrojen Karbonat 1340 mg
Sorbitol (E 420) 90 mg
Asesülfam Potasyum (E 950) 15 mg
Aspartam (E 951) 30 mg
Yardımcı maddeler için 6.1.e bakınız.
Efervesan tablet.
Beyaz renkli, düz yüzeyli, yuvarlak efervesan tabletler
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmemişse;
Yetişkinlerde günde 4 defa 1-2 efervesan tablet yemeklerden sonra alınmalıdır. Romatizmal hastalıklarda, doz hekim tavsiyesi ile günde 4 defa 2 tablete çıkarılabilir.
Uygulama şekli:
ASVEGA, ağızdan kullanım içindir.
ASVEGA efervesan tablet bir bardak suda eritilip bekletilmeden içilmelidir.
ASVEGA, yemeklerden sonra alınmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
ASVEGAnın böbrek yetmezliği olan hastalarda doktor kontrolünde dikkatli kullanılması önerilir.
ASVEGA, şiddetli böbrek yetmezliğinde kullanılmamalıdır.
Karaciğer yetmezliği:
ASVEGA, şiddetli karaciğer yetmezliğinde kullanılmamalıdır.
Pediyatrik popülasyon:
7-9 yaş arası 1 tablet, 9-15 yaş arası çocuklar: günde 2 veya 3 defa 1 tablet verilebilir.
Geriyatrik popülasyon:
ASVEGA,
Salisilatlara ve diğer steroid olmayan antiinflamatuarlara karşı aşırı duyarlılığı olanlarda,
Hemofili ve diğer kanama eğiliminin arttığı patolojik durumlarda,
Gebeliğin son üç ayında
Birlikte antikoagülan (heparin, kumarin türevi vb.) kullananlarda
Gastrointestinal kanalda kronik ve aktif ülseri
Glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliği olanlarda
Şiddetli böbrek ve/veya karaciğer yetmezliğinde
Gut hastalarında kullanımı önerilmez.
Asetilsalisilik asit kortikosteroidler veya alkolle birlikte alındığında gastrointestinal kanamayı indükleyebilir. Hipertansiyonu olan hastalar dikkatle izlenmelidir.
Çocuklarda ve gençlerde grip ve su çiçeğine eşlik eden yüksek ateşte Reye sendromu konusunda hekime danışılmadan kullanılmamalıdır.
Astımı, alerjik riniti, nazal polipi, kronik veya tekrarlayan gastrik veya duodenal şikayetleri, dehidratasyon, karaciğer veya böbrek yetmezliği olan hastalarda, cerrahi müdahele geçirecek kişilerde dikkatli kullanılmalıdır.
Sodyum uyarısı
Bu tıbbi ürün her dozunda 15,95 mmol (366,86 mg) sodyum ihtiva eder. Bu durum kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
Potasyum uyarısı
Bu tıbbi ürün her dozunda 1 mmol (39 mg)dan daha az sodyum ihtiva eder; yani esasen potasyum içermez.
Sorbitol uyarısı
Nadir kalıtımsal früktoz intolerans problemi olan hastalann bu ilacı kullanmamaları gerekir. Aspartam uyarısı
Asetilsalisilik asit
Non-steroidal antiromatizmal ilaçların etkilerini ve yan etkilerinin, metotreksatın istenmeyen etkilerini, antikoagülanların (örn., heparin ve kumarin türevleri) etkilerini ve steroidlerle birlikte alındığında gastrointestinal kanama riskini arttırır.
Asetilsalisilik asit kortikosteroidler veya alkole beraber alındığında gastrointestinal kanama riski artabilir.
Furosemid, spironolakton benzeri diüretiklerin ve ürikozürik ilaçların etkilerini azaltır.
Diyabetli hastalarda kullanımında, insülin veya oral antidiyabetiklerin (sülfonilüre grubu) dozunun ayarlanması gerekebilir.
Salisilatlar tiroid fonksiyon testlerini etkileyebilirler
Magnezyum, alüminyum vb. gastrointestinal ilaçlar salisilatların renal eliminasyonunu arttırır. Askorbik asit
Askorbik asit ile bazik ilaçların (örneğin; amfetamin), trisiklik antidepresanların birlikte kullanılması terapötik etkiyi azaltır. Alüminyumlu antasitlerle kullanılmasında alüminyum absorbsiyonu artırır, bu nedenle tavsiye edilmez.
Estrojenlerle birlikte kullanımı ile estrojenetkisi artabilir.
Oral Vitamin C ile B^nin birlikte alınması Vitamin B^nin inaktivasyonu ile sonuçlanır. Levodopa ile birlikte kullanıldığında Levodopanın oluşturduğu kusmayı azalttığı bildirilmiştir. Askorbik asit etanolün vücuttan atılışını artırır.
Diabetlilerde bir hafta günde 500 mg Vitamin C verildiğinde, kontrol altındaki bazı diabetlilerin kontrolden çıktığı görülmüştür.
Vitamin C demir ab sorb siy onunu artırdığından, yüksek dozda demir yüklenmesine neden olabilir.
Hemodiyaliz hastalarında plazma oksalik asit düzeylerinde artmaya neden olabilir.
Varfarin ile hipoprotrombinemik etkiyi azaltarak etkileşir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.
Pediyatrik popülasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: 1. ve 2. trimester için C, 3.trimester için Ddir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınların tedavi süresince etkili doğum kontrolü uygulamaları önerilmektedir.
Gebelik dönemi
ASVEGA gebelikte ancak doktor tavsiyesiyle ve açıkça gerekli olduğunda kullanılmalıdır. Gebeliğin son üç ayında kullanımı özellikle sakıncalıdır.
Laktasyon dönemi
Asetilsalisilik asit anne sütüne geçebilir ve bebekte Reye sendromu riskine neden olduğundan laktasyon döneminde ASVEGA kullanımından kaçınılmalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite
Tüm ilaçlar gibi ASVEGAnın içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
İstenmeyen olaylar aşağıda sistem sınıfına göre listelenmiştir. Sıklıklar şu şekilde tanımlanmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000).
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Gastroduedonal şikayetler
Seyrek: Gastrointestinal kanama; bu durum çok seyrek olguda demir eksikliği anemisine yol açabilir. Gastrointestinal ülserasyon; bu durum çok seyrek olguda perforasyona yol açabilir. (Suda eritilerek alınan tamponlanmış asetilsalisilik asidin gastrointestinal sistem üzerindeki ülseratif etkisi son derece azalmıştır.
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Kanama riskinde artış, örn: Olası kanama zamanının uzamasına bağlı olarak burun kanaması, dişeti kanaması ya da cilt altında kanama.
Seyrek veya çok seyrek: Ciddi kanamalar; özellikle hipertansiyonu kontrol altına alınmamış ve beraberinde antihemostatik ilaç kullanımı olan kişilerde hayatı tehdit edici beyin kanaması vakaları rapor edilmiştir.
Sinir sistemi bozuklukları/ kulak ve iç kulak bozuklukları
Baş ağrısı, baş dönmesi, duyma kabiliyetinde bozukluk; kulak çınlaması ve bilinç karışıklığı doz aşımı semptomları olabilir.
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Cilt reaksiyonlan gibi aşırı duyarlılık reaksiyonlan
Seyrek: Ciddi cilt reaksiyonlan gibi aşın duyarlılık reaksiyonlarına (eksudatif multiform eritem) eslik eden tansiyon düşüklüğü, nefes almada güçlük, anafılaktik sok, anjioödem (özellikle astımlılarda)
Hepatobilier bozukluklar
Çok seyrek: Karaciğer enzimlerinde artış.
Böbrek ve idrar hastalıkları
Yüksek dozda alındığında baş dönmesi, kulak çınlaması, terleme, bulantı, kusma, konfüzyon, hiperventilasyon, hipertermi ve dehidratasyon gibi salisizm belirtileri görülebilir.
Çok yüksek dozlarda, santral sinir sistemi depresyonuna bağlı olarak koma, kardiyovasküler kollaps ve solunum yetmezliği görülebilir.
Akut intoksikasyonda %5lik sodyum bikarbonat solüsyonu ile gastrik lavaj yapılır. Ciddi intoksikasyonlarda kuvvetli alkali diürez (örn. i.v. sodyum bikarbonat ile) sağlanmalıdır.
Bazı ciddi durumlarda hemodiyaliz gerekli olabilir.
Farmakoterapötik grubu: Sinir sistemi, Diğer analjezikler ve antipiretikler- Salisilik asit ve türevleri
ATCkodu: N02BA51 Asetilsalisilik asit
ASVEGA içeriğindeki asetilsalisilik asit analjezik, antipiretik, antiinflamatuar, antiagregan ve antitrombotik etkilere sahiptir. Prostaglandinler arasındaki dinamik denge trombositler ve damar endotel hücreleri arasındaki etkileşimin düzenlenmesinde yer alan önemli bir mekanizmalardan biridir. Vasküler endotelde üretilen prostasiklin (PGI2) vazodilatör ve trombosit agregasyonunu azaltıcı etkilere sahiptir. Trombositlerde sentezlenen tromboksan A2 (TXA2) ise vazokonstriksiyon ve agregasyona yol açar. Vasküler endotel hasarında, örneğin aterosklerozda, PGI2 sentezi azalır ve TXA2 fazlalaşır. Asetilsalisilik asit prostaglandin sentezi için gerekli olan siklooksijenaz enzimini dönüşümsüz olarak inhibe eder. Trombositler bu enzimi tekrar sentez edememeleri nedeniyle, ömürlerinin geri kalan kısmında (7-10 gün) TXA2 sentezieyemezler ve agregasyon özellikleri kaybolur. Bunun aksine, damar endotel hücrelerinde asetilenmiş siklooksijenaz hemen yenilenir ve PGI2 sentezi devam eder.
Askorbik asit
Askorbik asit kollajen yapımı ve doku onarımı için gerekli bir vitamindir. Geri dönüşebilir bir şekilde dehidroaskorbik aside okside olur. Her iki formu da oksidasyon-redüksiyon reaksiyonları ile ilgilidir. C vitamini tirozin, karbonhidratlar, noradrenalin, histamin, fenilalanin ve demir metabolizması ile ilişkilidir. Lipid, protein ve kamitinin sentezi vücudun enfeksiyona karşı dirençli olmasının sağlanması; serotoninin hidroksilasyonu; kan damarlarının bütünlük ve işlevselliğinin korunması ve hücresel solunum askorbik asite gereksinim duyulan diğer durumlardır.
Askorbik asit
Emilim: Aktif transportla emilir. Emilim miktarı gastrointestinal hastalık durumlarında ve yüksek dozlarda verildiğinde azalır.
Dağılım: Askorbik asit vücutta geniş ölçüde dağılır; en fazla depolandığı yer bez dokularıdır. Plesantayı aşar ve anne sütüne geçer.
Metabolizma: Askorbik asitin büyük bölümü geri dönüşebilir şekilde dehidroaskorbik asite dönüşür. Geri kalanı idrarla elimine edilen askorbik asit-2-sülfat ve okzalik asit gibi inaktif metabolitlerine metabolize edilir.
Eliminasyon: Vücut depoları doyurulduğunda, askorbik asitin fazlası idrarla değişmeden atılır.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum: Askorbik asitin farmakokinetiği > 200 mg dozlarında lineerdir.
Emilim:
Asetilsalisilik asit gastrointestinal kanaldan iyi ve tam olarak emilir ve emilimini takiben Asetilsalisilik asit salisilik aside hidrolize olur. Oral yoldan tek doz salisilat uygulamasından 30 dakika sonra plazma konsantrasyonları saptanabilir düzeye, yaklaşık iki saatte maksimum konsantrasyona erişir ve daha sonra yavaşça azalır.
Dağılım:
Asetilsalisilik asit hızla salisilata dönüştürülür, fakat oral uygulamadan sonra ilk 20 dakika içerisinde plazmadaki baskın ilaç formu asetilsalisilik asittir.
Plazma asetilsalisilik asit konsantrsyonları yaklaşık 15 dakikalık yarı ömür ile hızla azalır. Salisilik asit vücudun tüm doku ve sıvılarına geniş ölçüde dağılır; bunlara santral sinir sistemi (S S S), anne sütü ve fetal dokular da dahildir. En yüksek konsantrasyonları plazma, böbrek, karaciğer, kalp ve akciğerde bulunur. Majör metaboliti olan salisilik asitin proteinlere bağlanması konsantrasyona bağımlıdır (nonlineer). Düşük konsantrasyonlarda (<100 ng/ml), plazmada bulunan salisilatın yaklaşık %90ı proteinlere (başlıca albumin) bağlanır.
Biyotransformasvon:
Asetilsalisilik asit hızla spesifik olmayan esterazlarca salisilik aside metabolize olur. Salisilik asit salisilürisk asit, salisil fenolik glukuronid, salisilik açil glukuronid ve az miktarda genisik asit ve gentisürik aside metabolize olur. Majör metabolitler salisilürik asit ve salisilik fenolik glukuronid kolyca doyurulur ve Michaelis-Menten kinetiklerine uyumludur.
Eliminasyon:
Asetilsalisilik asidin plazma yarılanma ömrü 15-20 dakikadır. Majör metabolit salisilik asidin eliminasyon yarı ömrü düşük dozlar 2-3 saattir ve bu süre metabolizma ve plazma proteinlerine bağlanması nonlineer olduğundan 30 saat ve üstüne çıkabilir.
Asetilsailisilik asidin %90ından fazlası böbrekler yoluyla metabolitler şeklinde atılır. İdrarla atılan değişime uğramamış salisilik asit fraksiyonu dozun artmasıyla artar ve total salisilatın renal klerensi de idrar pH sının yükselmesiyle artar.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
Asetilsalisilik asidin metabolizması ve proteinlere bağlanması nonlineerdir.
Hastalardaki karakteristik özellikler Yaş ve cinsiyet
Asetilsalisilik asit (600 mg) ve metabolitlerinin dispozisyonuna yaş ve cinsiyet etkisinin araştırıldığı, farklı yaşlarda 25 kadın ve erkek hasta ile yapılan çalışmada asetilsalisilik asit ve salisilatın plazma seviyelerinin kadınlarda (genç ve yaşlı) anlamlı ölçüde yüksek iken salisilürik asitin plazma seviyesinin yaşlı gruplarında (kadın ve erkek) anlamlı ölçüde daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Salisilürik asitin klerensinin düşük olması bileşiğin yaşlılarda birikimine yol açtığı belirtilmiştir. Ayrıca yaş ve cinsiyetin asetilsalisilik asidin dağılım hacmi üzerine herhangi bir etkisinin olmadığı bulunmuştur.
C vitaminin farmakokinetiği üzerinde yaşın etkisi bulunmamaktadır. Yapılan bir çalışmada insanlarda C vitamini farmakokinetiğinde cinsiyetle alakalı birkaç fark bulunduğu ve gözlenen farkların cinsiyetler arasındaki vücut komposizyon farkları ile açıklanabileceği belirtilmiştir.
Böbrek yetmezliği:
Ağır böbrek yetmezliği olan kişilerde asetilsalisilik asit kullanımından kaçınılmalıdır (glomüler fıltrasyon oranı lOmL/dakdan azdır). Toplam plazma konsantrasyonları ve salisilik asidin serbest (bağlanmamış) fraksiyonunda artış bildirilmiştir.
Karaciğer yetmezliği:
Asetilsalisilik asit hayvan modellerinde kapsamlı bir şekilde araştırılmıştır ve insanlarda kullanılan terapötik dozlara eş değer dozlarda klinik açıdan anlamlı bir bulguya rastlanmamıştır.
Sitrik Asit Anhidr Sodyum Hidrojen Karbonat Maltodekstrin Sorbitol (E 420)
Asesülfam Potasyum (E 950)
Aspartam (E 951)
Bilinen herhangi bir geçimsizliği bulunmamaktadır.
25°Cnin altındaki oda sıcaklığında ve kuru yerde saklayınız.
20 ve 30 efervesan tablet Silikajelli kapak / Plastik tüp ve karton kutu ambalaj içerisinde sunulmaktadır.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği ve Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.