Kullanma Talimatı | Nedir Ne İçin Kullanılır |
Nasıl Kullanılır | Yan Etkileri |
Eş Değerleri | Dikkat Edilmesi Gerekenler |
Kısa Ürün Bilgisi | Prospektus |
ARTRODAR® 50mg kapsül
Her bir kapsül 50 mg Diaserein içerir.
Laktoz monohidrat 214,3 mg
Kroskarmeloz sodyum.... 11,5 mg
Yardımcı maddeler için 6.1.e bakınız.
Yardımcı maddeler için 6.1.e bakınız.
Sert kapsül
Her kapsül koyu yeşil opak başlıkla açık yeşil opak gövdeye sahiptir.
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi
Genellikle tavsiye edilen doz, bir ARTRODAR® 50 mg kapsülün, günde iki kez, biri kahvaltı
ile diğeri akşam yemeği ile alınmasıdır. Kapsüller açılmadan bir bütün olarak bir bardak su ile birlikte yutulur.
Bununla birlikte, tedavinin ilk iki haftasında diaserein bazı hastalarda bağırsak geçiş süresinde bir artışa neden olduğundan, tedavi 2-4 hafta süreyle akşam yemekleri ile beraber ağız yoluyla günde bir adet ARTRODAR® kapsül ile başlanabilir. Hasta ilaç tedavisine alışınca, doz günde 2 kapsüle çıkarılmalıdır.
Doktor, elde edilen sonuca göre tedavinin süresine karar vermelidir. Fakat, diasereinin tedavisinin etkisinin geç başlamasından ve yararlı etkilerinin tedaviden 2-4 hafta sonra gözlenmesinden dolayı, hastalar ilacın etkileri görülünceye kadar tedaviyi bırakmamaları için teşvik edilmelidirler. Belirgin semptomatik bir etkiye ulaşmak için 4-6 haftalık kesintisiz bir tedavi gerekir.
Geç etki başlangıcından (tedaviden 2-4 hafta sonra) ve mükemmel gastroduodenal tolerabilitesinden dolayı, daha hızlı bir etki elde etmek için tedavinin ilk 2-4 haftasında bir analjezik veya bir non-steroidal anti-enflamatuvar ilaç gibi hızlı etkili ilaçlar ile birlikte güvenli şekilde eş zamanlı olarak reçete edilebilir. Hastalığın doğasından dolayı, uzun vadeli tedavi önerilir. Bu en az 3 ay olmalıdır ve tedavi, semptomlar tekrar ortaya çıkarsa tekrarlanabilir. Kontrollü klinik çalışmalarda, 36 aylık tedavi, belirgin etkinlik ve tedavi kesildikten sonra en az 3 ay süren devam eden etki ile sonuçlanmıştır.
Uygulama şekli
Oral olarak uygulanır.
Magnezyum, alüminyum ve kalsiyum içeren antiasitler, Diasereinin sindirim sisteminden absorpsiyonunu azaltabilir. Beraber kullanımında; ARTRODAR ile bu preparatların kullanımı arasmda en az 2 saat ara olmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek yetmezliği
Orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda (3049 ml/dak kreatinin klerensi) önerilen dozun değiştirilmesine gerek yoktur. Buna rağmen, ciddi böbrek yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klerens 30ml/dkdan az) günlük önerilen doz %50 azaltılmalıdır, (bkz 5.2)
Karaciğer yetmezliği
Hafif ya da orta derecede hepatik yetmezliği olan sirozlu hastalarda farmakokinetik parametrelerde önemli bir sapma gözlenmemiştir ve bu nedenle bu hastalarda doz ayarlamasına gerek yoktur, (bkz 5.2). Buna rağmen, ciddi karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda Diaserein kontrendikedir. (bkz 4.3)
Pediyatrik popülasyon:
18 yaşından küçük çocuklarda hiçbir klinik çalışma yapılmamıştır, bu nedenle Diaserein bu yaş grubunda kullanılmamalıdır, (bkz 4.3)
Geriyatrik popülasyon:
- Diasereine ve benzer yapıdaki maddelere (antrakinon türevleri) karşı hipersensitivite gösterenlerde
- Eksipiyanlann herhangi birine karşı hipersensitivite gösterenlerde
- İnflamatuvar bağırsak hastalığı (Ülseratif kolit, Crohn hastalığı) olanlarda
- İntestinal obstrüksiyon veya psödo-obstrüksiyon durumlarında
- Şiddetli hepatik yetmezliği olanlarda
- 18 yaşından küçük çocuklarda
- Hamilelik ve emzirme döneminde
Renal yetmezlik diasereinin farmakokinetiğini modifıye eder ve bu yüzden bu gibi durumlarda (kreatinin klerensi <30ml/dk) dozun düşürülmesi önerilir. Periyodik olarak renal fonksiyon testleri yapılmalıdır.
Bazı hastalar tedavinin ilk haftasında günde iki kapsül alınmasından sonra dışkıda yumuşama veya diyare yaşayabilirler ve bu nedenle, ilk hafta için tedaviye günlük önerilen dozun yarısı (akşam yemeği ile birlikte günde 1 kapsül ARTRODAR®) ile başlamak tavsiye edilebilir, önerilen doz ile tedavi (günde 2 kapsül ARTRODAR®) daha sonra başlayabilir. Laksatifler ARTRODAR® ile birlikte alınmamalıdır.
Karaciğer bozukluklarının belirgin semptomları ortaya çıkarsa tedavi tamamen sonlandırılmalıdır.
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Magnezyum, alüminyum ve kalsiyum içeren antiasitler, Diasereinin sindirim sisteminden absorpsiyonunu azaltabilir. Beraber kullanımında; ARTRODAR® ile bu preparatların kullanımı arasmda en az 2 saat ara olmalıdır.
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon):
Veri mevcut değildir.
Gebelik dönemi
Diaserein kullanmış hamilelerle ilgili klinik veri mevcut değildir. Hayvan çalışmaları hamileliğe, embriyonel/fetal gelişime, doğuma ya da doğum sonrası gelişime doğrudan ya da dolaylı zararlı etki göstermemiş (bkz 5.3) olsa da, ARTRODAR® gebe kadınlara reçete edilmemelidir.
Laktasyon dönemi
Diaserein, kendi grubundaki diğer ilaçlar gibi, az miktarda da olsa anne sütünde görülebilir. Bu nedenle ARTRODAR® emzirme döneminde kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği /Fertilite:
Diaserein tedavisinde aşağıdaki yan etkiler gözlenmiştir. Bunlar kendiliğinden geri dönüşümlü yahut tedavinin kesilmesi ile geri dönüşümlüdür.
Sıklıklar şu şekilde tanımlanır: Çok yaygm (>1/10); yaygm (>1/100 ila <1/10); yaygm olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Gastrointestinal hastalıklar
Çok Yaygm: Diyare, abdominal ağrı.
Yaygm: Yumuşak dışkı, dışkı sıklığı artışı.
Böbrek ve İdrar yolu hastalıkları
Çok yaygm. İdrarda renk bozulması (Klinik olarak anlamlılığı olmayan daha yoğun renklenme.)
Hepato-biliyer hastalıklar:
Bilinmiyor. Karaciğer hücre hasarı gibi az sayıda karaciğer bozukluğu rapor edilmiştir. (Bknz: 4.4)
Deri ve deri altı doku hastalıkları:
Doz aşımı durumunda şiddetli diyare görülebilir. Acil önlem olarak su-elektrolit dengesi sağlanmalıdır.
Farmakoterapötik grup: Diğer antienflamatuvar ve antiromatizmal nonsteroidal ajanlar.
ATCkodu: M01AX21
In vitro
çalışmalar Diaserein ve aktif metaboliti Rheinin, interlökin-ip (IL-ip) gibi pro-inflamatuvar, pro-katabolik sitokinlerin yapımını ve aktivitesini inhibe ettiğini göstermiştir, interlökin 1 p, kıkırdak yıkımında, sinoviyal enflamasyonda ve subkondral kemiğin yeniden şekillenmesinde rol alan, sitokinlerin, siklooksijenazın, prostoglandinlerin, nitrik oksidin ve matriks metalloproteinazlarının da dâhil olduğu pek çok pro-inflamatuvar faktörün yapımını tetikleme özelliği ile inflamasyonda ve kıkırdak yıkımında önemli bir role sahiptir.
Aynı zamanda, in vitro
olarak Diasereinin, IL ip varlığında bile transformik büyüme faktörü-P (TGF-P) gibi kıkırdak büyüme faktörlerinin yapımını stimüle ettiği görülmüştür. İn vitro
çalışmalar Diasereinin, proteoglikanlar, glikozaminoglikanlar ve hiyaluronik asit gibi kıkırdak matriksi komponentlerinin sentezini uyardığını göstermiştir. Farklı hayvan modellerinde yapılan osteoartrit çalışmaları Diasereinin, tedavi yapılmayan osteoartrit kontrollerine göre osteoartritte kıkırdak kaybını sürekli olarak azalttığını göstermiştir.
2- 8 ay süren randomize edilmiş klinik çalışmalar Diasereinin osteoartritin semptomlarını (ağrı ve eklem fonksiyonları) düzeltmekte etkili olduğunu kanıtlamıştır. Bu çalışmalar başlangıç etkisinin geç ortaya çıktığını (2-4 hafta), belirgin etkinin 4-6 hafta sonra alındığını ve bu etkinin tedavi kesildikten en az 3 ay sonraya kadar devam ettiğini göstermiştir. Diaserein prostaglandin sentezini inhibe etmediği için non-steroidal anti-enflamatuvar ilaçlarla alındığında dahi gastroduedonal toksisiteye neden olmaz. Bu nedenle tedavinin ilk ayında non-steroidal anti-enflamatuvar ilaçlar gibi çabuk etki eden bir ilaçla birlikte reçete edilebilir.
Oral alımdan sonra Diaserein sistemik dolaşıma geçmeden önce deasetillenir ve absorbe edilir, metabolize olur ve Rhein ve konjugatları olarak vücuttan atılır. Tüm farmakokinetik bilgiler bu aktif maddeye göre alınır.
Emilim:
Diaserein oral olarak alındıktan sonra birinci hepatik geçişe uğrar ve tamamen Rheine deasetillenir. Diasereinin tek lOOmghk dozu alındıktan sonra doruk plazma değeri
(Cmax) 8
-10pg/ml serbest Rheindir. Aç, sağlıklı gönüllülere verildikten sonra Tmax değerleri 1,8-2,0 saattir. Standart bir yemekle beraber alınması absorpsiyon prosesinde gecikme sağlar ve
Tmaxı
uzatır, bu da daha yüksek bir biyoyararlılık sağlar (AUCde %25 civarında artış). Bu yüzden, ilacı yemekle beraber almak uygundur.
Dağılım:
Konjuge olmamış Rheinin neredeyse tamamı (%99dan fazlası) çoğu albümin olmak üzere plazma proteinlerine bağlanır ve terapötik konsantrasyonlarda sıklıkla kullanılan ilaçlarla yer değiştirmez.
Kararlı durumda ortalama dağılım hacmi (Vss/F) yaklaşık 17,1 litredir.
Bivotransformasvon:
Diaserein, başlıca pre-sistematik olarak çok hızlı Rheine metabolize olur ve her canlı türünde farklı biçimlere konjuge olur.
Eliminasyon:
Plazma yarılanma süresi(tı/2), yaklaşık 5-7 saattir.
Dışarı atılımı asıl olarak böbreklerden Rhein ve Rhein konjugatları (glukorinid ve sulfuronid) şeklindedir ve bunlar idrar renginin koyulaşmasına neden olur. 50-lOOmghk dozun oral alınmasından sonra toplam Diasereinin yaklaşık %50si idrardan Rhein ve çoğunlukla (%90dan fazlası) Rheinin sülfo- ve gluko- konjuge formları olarak atılır.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
50-200 mg arasmda Diaserein kullanılarak yapılmış linearite çalışmalarında serbest ve total Rhein için Cmax ve AUC, verilen dozlarla orantılıdır.
Özel hasta gruplarındaki farmakokinetikler:
İlacın kemirgenlere oral olarak verildiği akut toksikoloji çalışmalarında LD50 değeri 2,000mg/kgdan daha fazladır. Başlıca klinik belirti diyaredir. Uygulanan dozla doğru orantılı olan laksatif etki, sıçan ve köpeklere tekrarlanan uygulamalardan sonra en sık görülen yan etkidir.
Sıçanlarda yapılan çalışmaların sonuçları Diasereinin fertilite veya üreme fonksiyonlarını etkilemediğini kanıtlamıştır. Sıçanlarda, farelerde ve tavşanlarda yapılmış çalışmalar herhangi bir teratojenik veya genotoksisite belirtisi göstermemiştir. Ek olarak matemal toksisiteye sebep olmayan dozlarda Diasereinin, doğum sayısına veya yavrunun doğum sonrası gelişim üzerine herhangi bir etkisi gözlenmemiştir.
Preklinik veriler güvenlilik farmakolojisi, tekrarlanmış doz toksisitesi, genotoksisite, karsinojenik potansiyel, üreme toksisitesi gibi rutin çalışmalara dayanan özel bir risk göstermemiştir.
Laktoz monohidrat Kroskarmeloz sodyum Polividon
Kolloidal silika Magnezyum stearat Jelatin
Kinolin sarısı (E 104)
İndigotin (E 13 2)
Uygulanabilir değildir.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği ve Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğine uygun olarak imha edilmelidir.